Panik Atak Nedir?
Panik ataklar, hayatı tehdit edici gibi hissettiren ancak gerçekte tehlike oluşturmayıp ani ve yoğun bir şekilde gelişen anksiyete patlamalarıdır. Dakikalar içinde büyük bir korku dalgasına dönüşebilirler, ama süre olarak kısa olmalarına rağmen yaşanan sıkıntıyı telafi ederler. Kaygının bedensel belirtileri aşırı yoğunlaşır: kalp çarpıntısı, nabız artışı ve yeterli hava alamama hissi, sanki ölmek üzereymişsiniz gibi hissettirebilir.
Panik ataklar uyku sırasında bile aniden ortaya çıkabilir ve kontrol kaybı hissi bu durumu daha da korkutucu hale getirebilir. Bir panik atağın rahatsız ediciliği, insanların bu tür bir atağı yeniden yaşama korkusuyla günlük yaşamlarını değiştirmelerine, kendilerini “güvensiz” hissettiren yerlerden kaçmalarına ve aktivitelerini kısıtlamalarına neden olabilir. Panik atakların tam olarak neyin tetiklediği veya sinir sinyallerinin nasıl yanlış iletildiği ve yorumlandığı hâlâ net değildir. Ancak, bu ataklar ne kadar korkutucu ve bunaltıcı olsalar da, kontrol edilebilirler.
Neden Ölmek Üzereymişim Gibi Hissediyorum?
Kaygı, korkuyla benzer beyin devrelerini içerir. Korkunun işlevlerinden biri savunma mekanizması olarak işlev görmektir. Stres tepki sistemi aktive olur ve vücudu savaşmaya veya kaçmaya hazırlar. Bu tepki, düşünmeye fırsat bırakmadan gerçekleşir. Yanlış alarm olsa bile, panik vücut tepkisini hemen harekete geçirir ve bu, özellikle ani ve yoğun olduğunda daha belirgin hale gelir. Kalp, kaslara oksijen ulaştırmak için hızlanır; bu da göğüste çarpıntı ve nefes darlığı hissi yaratır. Metabolizma hızlanır, terleme veya titreme yaşanabilir. Panik atak geçiren kişiler, bu fizyolojik tepkileri genellikle kalp krizine benzer şekilde yorumlar.
Panik Atağın Belirtileri Nelerdir?
Panik ataklar genellikle ani bir tehlike hissi ile başlar ve hemen ardından yoğun bir fiziksel rahatsızlık dalgası gelir. Stres tepkisi sisteminin hormonal sinyalleri vücudu aniden savaşmaya veya kaçmaya hazırlar. Kalp hızlanır ve kaslara kan gönderilir. Bu, göğüste kalp çarpıntısı, nefes darlığı, terleme ve titreme ile kendini gösterir. Panik atak geçiren kişiler kendilerini çevreden kopuk ve baş dönmesi, mide bulantısı gibi belirtilerle karşı karşıya hissedebilirler. Panik ataklar, çevrede belirgin bir tehlike olmamasına rağmen ölüyormuş veya deliriyormuş gibi hissettirebilir.
Panik Atak En Çok Ne Zaman Ortaya Çıkar?
Panik ataklar herhangi bir zamanda ortaya çıkabilir, hatta uykudan uyandırabilirler. Araştırmalar, nüfusun dörtte birinin hayatlarının bir noktasında izole bir panik atak yaşadığını göstermektedir. Atakların öngörülemezliği, insanların davranışlarını büyük ölçüde etkileyebilir; ataklardan kaçınmak için aktiviteler kısıtlanabilir. Bu durum panik bozukluğuna yol açabilir ve genellikle agorafobi (kapalı alanlar veya kalabalık açık alanlardan korkma) ile birlikte görülür. Panik atakların başlama yaşı ortalama 24’tür ve kadınlar, erkeklere göre iki kat daha fazla panik atağı yaşama eğilimindedir. Panik ataklar 60 yaş üstü bireylerde nadirdir.
Panik Atağı Tetikleyen Nedir?
Panik atağın tam olarak neyin tetiklediği net değildir; genellikle ani bir tehlike hissine yanıt olarak ortaya çıkarlar. Ancak erken yaşlarda yaşanan stresli deneyimlerin panik ataklara yatkınlığa katkıda bulunduğu bilinmektedir. Çocukluktaki olumsuz deneyimler beyin devrelerinde hassasiyet oluşturabilir ve bu durum duygusal tepki, duygu düzenleme ve stres tepkisini etkileyebilir.
Panik Atak ile Panik Bozukluğu Arasındaki Fark Nedir?
Panik atak, vücut sistemlerinin ani ve güçlü bir şekilde aktive olmasıyla oluşan, beklenmedik ve tekil bir kaygı nöbetidir. Kişi genellikle kendini ölümle burun buruna hissettiği bu ataklar, tehlike hissi ile birleşir. Panik bozukluğu ise, panik atak geçiren kişilerin tekrar bir atak geçirme korkusuyla davranışlarını değiştirmesiyle ortaya çıkar. Bu durum, kişilerin kalabalık, kapalı alanlardan veya halka açık yerlerden kaçınmalarına yol açar ve bu gelişmeye agorafobi denir.
Panik Atağı Durdurmanın Bir Yolu Var mı?
Panik ataklar sırasında genellikle savaşma veya kaçma isteği doğar, ancak bu yaklaşım durumu daha da kötüleştirebilir. Uzmanlar, korkuya yaslanmanın ve onu anlamanın daha etkili olduğunu söylüyor. Korkutucu fiziksel duyumların vücudun yanlış bir tehdit mesajına verdiği tepki olduğunu anlamak önemlidir. Panik atak sırasında, duyguları gözlemlemek ve tarif etmek, bu durumu daha iyi yönetmenize yardımcı olabilir. Korkuya merakla yaklaşmak ve nesnel bir gözlemci olarak kalmak faydalı olabilir. Ayrıca, nefes verme süresini artırarak ve etrafınızdaki nesnelere dokunarak parasempatik sinir sistemini harekete geçirebilir, bu da kalp atış hızını yavaşlatabilir ve gerginliği azaltabilir.
Panik Atakları Yönetmek İçin Etkili Teknikler
Panik ataklar, genellikle korku ve kaçma dürtüsüne neden olur. Ancak uzmanlar, bu yaklaşımın sorunu büyüttüğünü belirtmektedir. Korkuya yaklaşmak ve onu keşfetmek daha etkili olabilir. Kendi deneyiminizin gözlemcisi olmak ve ne hissettiğinizi tarif etmek, kaygıyı azaltmak yerine, durumu daha iyi yönetmenize yardımcı olabilir. Düşüncelerinizi, vücut hislerinizi ve korkularınızı gözlemlemek, rasyonel bir yaklaşım sağlayabilir. Ayrıca, parasempatik sinir sistemini devreye sokmak, aşırı aktivasyonu dengelemeye yardımcı olabilir.